Esra'nın Bir Günü
- Senin için gün saat kaçta başlar ve güne başlarken yaptığın ilk iş ne?
☀Benim için iki farklı rutin var aslında. Hafta içi ve hafta sonu. Hafta içi saat 06:30'da güne merhaba diyorum önce. 😊 Yarı uykulu şekilde büyük oğlumu okula gönderiyorum ve biraz daha yatağın keyfini sürüyorum. Sonrasında küçük uyanıyor. Saat 07:45'te ikinci kez selamlıyorum günü. Beslenme ve kahvaltı hazırlığından sonra onu da okula uğurluyorum.
Ve Cem Yılmaz'ın da dediği gibi evi açıyorum. 😊
İlk yaptığım şey evi toparlamak. Bu çok küçük yaşlardan itibaren edindiğim bir alışkanlık. Çünkü bende çalışan annenin çocuğu olarak büyüdüm.
☀Evi toparladıktan sonra kişisel bakımımı yapıyorum sonrasında sosyal medya ve blog için hazırlayacağım içerikler için hazırlanıyorum. Çocuklar okuldan gelene kadar bu kısmı hallediyorum. Özellikle video kısmını. Eğer önceden hazırladığım içerikler varsa onların kurgusunu yapıyorum. Günlük çekmem gereken hikayeler, fotoğraflar... Hepsi çocuklar okuldan gelene kadar hazır olmuş oluyor.
☀O gün yapılacak iş yoksa blog ya da kitap okuyorum. Bazen öylece oturup fikir üretmeye çalışıyorum. Çok fazla yabancı hesaplardan ilham alıp "Neler yapabilirim? 'in" cevaplarını bulmaya çalışıyorum. Ve çocuklar okuldan geliyor. Berkay 13:00'da, Erenay 15:00'da... Onların okuldan gelmesiyle yemekler, ödevler, etkinlikler, sohbetler, tartışmalar, barışmalar... Hepsi sıraya giriyor. 😊
- Hafta sonunu nasıl geçiriyorsun?
- Haftalık ve günlük bakım rutinlerin neler? Kişisel bakımla ilgili olmazsa olmazların var mı?
- Yoğun bir gününü nasıl planlıyorsun? Her zaman plana göre mi hareket edersin yoksa bazen akışına bıraktığın oluyor mu?
Yoğun günümü sadece kafamda sıralama yaparak planlıyorum. Unutmamak için detayları mutlaka not alırım. Diğer türlü günün yoğunluğundan kafam karışabiliyor ya da unutabiliyorum. Özellikle video çekimleri ve çocukların etkinlikleri bir araya geldiyse. Kendimi kısıtlamam akışa göre de davranırım. Bu konuda tam bir aslan burcuyum. Zorluğa ve engellere asla gelemiyorum. Bu kendi koyduğum engel bile olsa. 😊 Akışa göre ve planlara sadık kalmaya çalışarak hareket ediyorum diyebilirim. Bu çok yoruyor ama gayretim bu yönde.
- Instagram hesabını anlık ve keyif odaklı mı kullanıyorsun yoksa belli bir düzene göre mi? Ya da her ikisi mi? :)
Asla belli bir düzene göre değil. Eskiden evet öyleydi. Sende hatırlarsın değil mi? Günde iki içerik paylaştığımız, Instagram'ın o keyif veren motivasyon kaynağı algoritmasını... Sadece yaptığım işbirliklerini zamana göre paylaşıyorum. Onun dışında içimden nasıl geliyorsa, ne geliyorsa o şekilde paylaşıyorum.
- Instagram post/reels paylaşım süreci nasıl ilerliyor ve içerikleri neye göre belirliyorsun?
Üreteceğim içeriğe önce odaklanıyorum. Yani aslında marka iletişimleri bitip ürün belli olduktan sonra video çekimine kadar önce kendi istediğim kurguya odaklanıyorum. ''Ne istediğimi'' bilmek işimi inanılmaz kolaylaştırıyor. Sonrasında yüzlerce video izliyorum. ''Nasıl çekebilirim'' kısmı çok önemli benim için. Çünkü genelde tek başımayım ama çok zorlandığım zaman çocuklardan yardım istiyorum.
Biliyor musun, Erenay bu konuda çok iyi. Beni her seferinde inanılmaz şaşırtıyor.
Berkay biraz sevmiyor, sıkılıyor ama Erenay beni kurtarıyor. Videolar/fotoğraflar hazırsa düzenleme kısmına geçiyorum. Yine ne istediğimi ya da nasıl istediğimi bildiğim için düzenleme kısmı da uzun sürmüyor. Defalarca izliyorum. İstemediğim ya da izlerken sıkıldığım tüm görüntüleri silip son haline bir bakıyorum. Açıklama kısmında özgür olduğum sürece o an ne hissediyorsam onu yazıyorum ve paylaşıyorum.
- Annelik, evdeki rutin işler ve içerik üreticiliği. Hepsi bir arada nasıl ilerliyor? Zorlukları neler?
Şöyle bir baktığımda yapabildiğimi görüyorum. Çabalıyorum. Zorlandığım, düştüğüm ya da yorulduğum zamanlar olmuyor mu? Elbette oluyor. Ama sadece onları öpüp koklamak işimi kolaylaştırmaya başlıyor birden.
Ya da biri sağ kolumdan biri sol kolumdan tuttuğunda bir bakıyorum düştüğüm yerden kalkmışım.
Ya da biraz dinlenip nefes aldığımda (Sadece denize bakmak bile çok yeterli benim için) bir bakıyorum dinlenmişim mesela... Zorlukları zaman bulamayıp zaman yaratmaya çalışmak belki ama en zoru bir birey yetiştirmek.
- Tüm bunların arasında gevşemek, rahatlamak için kendine özel zaman ayırır mısın?
Mutlaka. Bunu yapamadığım zamanlar çok sıkışmış hissediyorum. Kalbimde bir pranga hissediyorum mesela ve ağlama krizleri olabiliyor. Anksiyete de buna eklenince benim için dayanılmaz oluyor. Bu yüzden mutlaka bir alan bırakıyorum kendime. En basiti denizi izlemek, koklamak, gözlerimi kapatıp kendimi plajda hayal etmek. Mesela kötü hissediyorsam mutlaka limana giderim. 😊 Eğer gidemiyorsam da reklam olacak belki ama gidip Nuxe kuru yağ koklamak aşırı iyi hissettiriyor bana. 😊 Arkadaşlarımla plan yapmak da çok iyi geliyor.
Ama tek başıma kalıp iyileştikten sonra onlarla devam etmek daha iyi geliyor.
- Her zaman büyük motivasyon ve istekle mi içerik üretiyorsun? Zorlandığında nasıl bir çözüm üretirsin?
2015 yılında blog yazmaya başlarken kendime bir söz verdim.
''Ne olursa olsun bu kararlılık ve motivasyonla devam et'' diye.Bunu hiç kaybetmedim. Bazen zorlanıyorum, yoruluyorum ama kalkıp makyajımı yapıp hazır olduğumda her şey geçiyor. Molalar da veriyorum elbette ama iç motivasyonu düşürecek molalar değil. Negatif durumlarda hep bir şekilde kendimi ilerleme moduna aldığım için o kısmı yok sayıp üstesinden gelmeye çabalıyorum. Hatta bazen ''umarım bunlar dağ olarak karşıma çıkmaz'' diyorum. Görmezden geliyorum, yok sayıyorum çünkü. ''Esra hiç sırası değil sen aslan burcusun'' diyerek koşmaya devam ediyorum. Bu yaptığım doğru değil belki ama benim üstesinden gelme yöntemim bu şekilde.